Dizi

HBO’nun Yeni Dizisi: Chernobyl İncelemesi

Başrollerini Jared Harris, Stellan Skarsgård ve Emily Watson’un paylaştığı HBO’nun mini serisi Chernobyl, yeni dizi yokluğu çekilen şu günlerde çölde bir vaha gibi. Adından da anlaşılacağı gibi, çocukluğunu 90’lı yıllarda yaşayan herkesin hakkında iyi kötü fikir sahibi olduğu Çernobil faciasını konu alan dizimiz, gerçekçiliği ve devleşen oyunculukları ile kendine hayran bırakıyor. Çektiği dizilerdeki yarattığı atmosfer ile yüksek bir standart tutturan HBO’nun son işlerinden Chernobyl dizisi izleyiciden tam not aldı. Öyle ki dizide hiçbir replik geçmese bile bölüm boyunca sadece görüntülerden büyük bir keyif alabilirsiniz.

1986 yılında, Sovyet Rusya’ya bağlı olan Ukrayna’nın Kiev yakınlarında faaliyet gösteren Çernobil Nükleer Santrali’nde, zamanın şartlarına pek de uygun olmayan bir güvenlik deneyi sırasında patlama gerçekleşiyor. Hiroşima’ya atılan atom bombasından 200 kat daha etkili olan bu patlama sonucu, 30 kilometre çapında bulunan 135 bin kişi bölgeden tahliye ediliyor. Santrale müdahale eden itfaiye erlerinin ve askerlerin neredeyse tamamı radyasyon etkisi nedeniyle birkaç hafta içinde hayatını kaybediyor. Sonrasında hem doğu Avrupa hem de ülkemizde bile kanser vakalarının artmasına neden oluyor. Yani sayamayacağımız kadar çok zararı bulunuyor.

Patlama sonrasını konu alan Chernobyl o kadar gerçekçi bir dizi ki diziden çok belgesel havasında diyebiliriz. Nükleer patlama sonucu gökyüzünü boyayan mavi-kırmızı ışığı doğa üstü bir olay olarak nitelendirerek sokaklara fırlayan hiçbir şeyden habersiz masum insanlar, üzerlerine yağan radyoaktif parçacıklara da sempatik bir şekilde yaklaştı. Bu sahneleri seyrederken nefesimizi tuttuğumuzu hissettik. Sanki o tozlar bizim üzerimize yağıyormuş, TV ekranını aşıp bize doğru geliyormuşçasına… Gerçekleri yansıtma biçimi, görsel efektler diziyi daha da sevmemizi sağladı. Karakterlerin çoğu tarihi karşılığı ve olayın içinde olan kişilerden seçilmiş. Yani diziyi izlerken aklınıza takılan isimleri google’layarak araştırabilirsiniz.

İlk bölüm itibarıyla etkileyici görselliğini nefis oyunculuklarla buluşturan yapım, izleyicinin takdiriyle karşılandı. İlk bölümde patlama anı, insanların çok yabancı olduğu bir olaya yaklaşımları, devletin müdahale adımları gibi konular yansıtılıyor. Patlamadan sonra anında bir müdahalede bulunulmadığı için rüzgar ve radyasyon bulutları çevre ülkeler de dahil olmak üzere her yere yayılıyor. Çevre ülkelere Türkiye de dahil. Yayılan radyasyondan nasibini alanlar arasında Almanya’nın Frankfurt şehri de var ve dizide karakterlerimiz Frankfurt’taki çocukların dışarıya çıkmalarının yasaklandığını söylerken eş zamanlı olarak pencereden dışarıya bakarak patlamanın yanı başındaki okuldan çıkan masum çocukları seyrediyorlar.

İzlerken sinirlerinizi geren, canınızı sıkan detaylardan biri de neredeyse tüm dünyayı etkileyebilecek çok ciddi bir faciada bile bürokrasinin işlemesi oluyor. Bu sahneler karşısında sakin kalabilmek gerçekten çok zor. Chernobyl 2. bölüm sahnelerinden birinde Nükleer Fizikçi bir kadın Komünist Parti Genel Merkezi’ne gidiyor ve konuştuğu sekreter kendisini asla ciddiye almıyor. Bununla da kalmayıp kendini kadından daha üstün gördüğünü ima eden laflar ediyor. “Zamanında ayakkabı tamircisiydim ama şimdi gördüğünüz gibi yönetici binasındayım. Kendi fikirlerimi sizinkilere tercih ederim.” diye başından savıyor.

Bizi Takip Edin:

Twitter
Instagram
Letterboxd
Youtube

Dark, Netflix, TENET ve daha birçok konudan bahsettiğimiz podcast’lerimizi dinleyebilirsiniz:

Soundcloud: soundcloud.com/kulturflix
Spotify: https://spoti.fi/2ZSJhFy
iTunes: https://apple.co/2AnbCJh
Spreaker: https://bit.ly/3cj1HBR

Yorum yap

Your email address will not be published. Required fields are marked *

error

Bizi Sosyal Medya'da Takip Etmeyi Unutmayın!