Seyircinin bilinçaltına oynamayı seven, metaforlarıyla beyin yakan ve ressamlık tutkusunu filmlerine müthiş bir şekilde yansıtan dahi yönetmen David Lynch’in 2016 yılında çektiği siyah-beyaz kısa filmi What Did Jack Do?, Netflix kütüphanesinde yerini aldı. Usta yönetmen, yıllardır uzun metraj film çekmiyor. Bunun yerine kendini ara sıra ufak projelerle hatırlatmayı tercih ediyor. Eraserhead, The Elephant Man, Mulholland Dr ve Blue Velvet gibi sinema dünyasına damga vuran işleriyle anılan David Lynch, 17 dakikalık kısa filmi ile Netflix furyasına katılan isimler arasında yerini aldı.
David Lynch’in yazıp yönettiği, başrolünü üstlendiği hatta ses miksajını bile kendisinin yaptığı kısa filmi What Did Jack Do?’yu izleyenler, bu çılgın yönetmenin çoğu filminin ardından sorulan soruyla baş başa kalıyor: “Biz az önce ne izledik?” Ben bu soruyu şöyle değiştirmek istiyorum: “What Did Lynch Do?”
Yönetmenin 74. doğum günü şerefine 20 Ocak 2020’de Netflix’te yayınlanan What Did Jack Do filmi, aslında 2016’da çekildi, 2018’de de pek çok festivalde izleyici karşısına çıktı. Yani Netflix, David Lynch’e sürpriz bir doğum günü hediyesi olarak kısa filmini kütüphanesine ekledi.
What Did Jack Do konusu nedir diye soracak olursanız, bir dedektifin cinayet zanlısı bir maymunu sorguya çekişini izliyoruz. Başrolde David Lynch ve takım elbiseli bir maymun var. Lynch bir dedektifi canlandırıyor ve bir tren istasyonu kafesi gibi görünen küçük ve tenha bir yerde, treni geciktiği için bu istasyona kadar takip etmeyi başardığı bir şüpheliyi sorguluyor. Ve bu şüpheli… Jack Cruz adında bir kapuçin maymunu. Cinayet zanlısı Jack ve biricik aşkı Toototabon’ın hikayesi beni çok eğlendirdi.
Siyah-beyaz formatta çekilen kısa filmde, David Lynch’in Dean Hurley ile kaydettiği “True Love’s Flame” isimli şarkıya da yer veriliyor. Nefis bir film-noir örneği olmasının yanında bir tavuğa aşık olan maymunun hikayesinin absürtlüğü gerçekten komik. Şahsen ben maymun beyi kahkahalar atarak izledim.
David Lynch’in sadık izleyicileri onun ilginç hayal gücüne alışık; fakat Lynch’in filmlerini izlememiş olanlar büyük ihtimalle bu filmin çok saçma olduğunu söyleyecekler. Oysa bu adamın kafasının çok değişik olduğunu bilen kemik izleyici kitlesinin, bir yerlerden bir şeyler yakalamak için filmi pür dikkat izleyeceğine eminim.
Bu kısa filmde takım elbise giyen sevimli bir maymunun sorguya çekilmesi, absürt ve gerçeküstü olduğu kadar izleyiciyi eğlendiren bir unsur. Her ne kadar izlerken “Ne oluyor burada?” diye düşündürse de kendini izlettiriyor. Fakat çok da mantık aramamak gerek. Neticede bir trenin kafesindeki maymun ve onu garip sorularıyla darlayan bir dedektifin hikayesi…
Filme farklı farklı anlamlar yüklemek mümkün; fakat gerçeği sadece Lynch biliyor. Belki de bu onun gördüğü basit bir rüya… Ya da sorguya çektiği maymun, aslında Lynch’in ta kendisi ve Lynch kendisiyle hesaplaşırken, işlediği suçları kendine itiraf ediyor? Yoksa maymunun bahsettiği kişi Lynch’in ilk karısını mı temsil ediyor? Ne de olsa maymun ondan çok iyi bahsederken ölümüne çok da üzülmediğini söylüyor. Bunların hepsi olabilir veya hiçbiri olmayabilir. Kendi deyimiyle bazen bazı şeylere anlam yüklemenin çok gereksiz olduğunu kanıtlamak istemiş de olabilir. Çünkü bazen anlamamak güzeldir. Inception filminin başrol oyuncusu Leonardo DiCaprio, filmin sonunda dönen topacın ne anlama geldiğini soranlara şunu söylüyor: “Filmin sonunu anlamadım. Topacın ne anlama geldiğini hiç bilmiyorum.”
Lynch’in aklımızla oynayan filmlerine alıştık. Yine yapmış yapacağını, ortaya bırakmış bir film, ben çektim siz anlayın diyor. Bir kere de desin ki “Sevgili arkadaşlar ben bu filmimde davul bile dengi dengine deyimini anlattım.” Ne için çekmiş olursa olsun ben böyle cins şeyleri izlemeyi sevdiğim için çok keyif aldım; ama çok da anlam yüklememek lazım yoksa kafayı kırabiliriz.
Ben hem Lynch’i hem de böyle absürt konulu filmleri sevdiğim için keyifle izledim. Zaten 17 dakikalık kısacık bir film. David Lynch hayranlarının izleyeceğinden şüphem yok ama Lynch’in birkaç filmini izleyip sevmeyenler “Yine de tavsiye eder misin?” diye sorarsa, izlemezseniz bir şey kaybetmezsiniz derim.
1946 doğumlu Amerikalı yönetmen David Lynch, Pennsylvania Güzel Sanatlar Akademisi ve American Film Institute’de eğitim aldı. 1977 yılında Eraserhead filmiyle tanındı. Kendisi aynı zamanda ressam ve mobilya tasarımcısı. Twin Peaks, Mulholland Çıkmazı, Dune, Blue Velvet, The Elephant Man, Lost Highway gibi birbirinden önemli filmlere imza attı. Usta yönetmen; Altın Palmiye, Akademi Onur Ödülü, Cannes Film Festivali En İyi Yönetmen Ödülü, Bağımsız Ruh Şeref Ödülü gibi pek çok ödüle layık görüldü.
Bizi Takip Edin:
Twitter
Instagram
Letterboxd
Youtube
Dark, Netflix, TENET ve daha birçok konudan bahsettiğimiz podcast’lerimizi dinleyebilirsiniz:
Soundcloud: soundcloud.com/kulturflix
Spotify: https://spoti.fi/2ZSJhFy
iTunes: https://apple.co/2AnbCJh
Spreaker: https://bit.ly/3cj1HBR
TV+ ve tabii, bir iş birliği anlaşması imzalayarak UEFA Şampiyonlar Ligi, UEFA Avrupa Ligi ve…
TV+, Sylvester Stallone'nin başrolde olduğu popüler suç draması Tulsa King’in 2. sezon fragmanını yayınladı. Tüm…
TV+, başrollerini Luke Hemsworth ve Oscar ödüllü oyuncu Morgan Freeman'ın paylaştığı Gunner filminin yayın tarihini…
Bu yaz İstanbul'da TV+ sponsorluğunda bir açık hava sinema şöleni düzenlenecek. 9 Temmuz'da başlayacak ve…
Turkcell'in popüler müzik uygulaması fizy, yeni müzik ve magazin serisi 'Popcast'i tanıttı. Bu özel videocast…
Türkiye’nin süper içerik platformu TV+, 9 günlük bayram tatilinde izleyicilere keyif dolu seçenekler sunuyor.Her yaş…