Film

İzlerken Telefonunuza Bile Bakmayacağınızı Garanti Ettiğimiz 5 Sürükleyici Film

Son zamanlarda gözümüzü kırpmadan izlediğimiz sürükleyici bir filme denk gelmek zor. Genelde bir filmi açıyoruz, biraz izledikten sonra kendimizi Twitter’da ya da Instagram’da buluyoruz. Sizlerin de bu durumdan muzdarip olduğunuzu bildiğimizden, izlerken göz ucunuzla bile telefona bakamayacağınız film önerileri ile geldik bu sefer. Haydi başlayalım…

1- Fırtına Anı (Durante La Tormenta, 2018)

Zaman yolculuklarını, paralel evrenleri, kısacası beyin yakan filmleri seviyorsanız, Fırtına Anı filmini mutlaka izlemelisiniz. Netflix’te yayında olan filmin oyuncu kadrosunda, La Casa De Papel’in yakışıklı profesörü Alvaro Morte, Chino Darin, Adriana Ugarte ve Javier Gutierrez yer alıyor. İspanyol sinemasının başarılı isimlerinden Oriol Paulo’nun yönettiği filmi izledikten sonra aynı yönetmenin Görünmez Misafir, Ceset ve Bataklık filmlerini izlemenizi de öneririz.

Fırtına Anı filmi hakkında detaylı inceleme yazımız için tıklayın.

The Body (El Cuerpo, 2012)

Yine Oriol Paulo’nun yönettiği bir filmle devam etmek istiyoruz. Öyle başarılı bir yönetmen ki filmlerini izlerken başka hiçbir şeyle ilgilenemiyorsunuz. Adeta ekrana kilitliyor. The Body filmi, Türkçeye Ceset olarak çevrilmiş. Orijinal ismiyle El Cuerpo konusu, öldüğü günün gecesinde morgda kaybolan bir cesedin ardından yaşananları anlatıyor. Gizem ve gerilimi iliklerinize kadar hissettiren müthiş bir İspanyol filmi. İzleyiciyi ilk dakikadan itibaren içine alan ve twist ending (ters köşe) ile şaşkına çevirten El Cuerpo, bulmaca sevenlere ilaç gibi gelecek bir film.

Marrowbone (Karanlık Sır, 2017)

İspanya sinemasından kopamadığımızı fark etmişsinizdir. Bu adamlar sürükleyici film yapmayı çok iyi beceriyor. Türkçeye Karanlık Sır olarak çevrilen Marrowbone filmi de Amerikan-İspanyol ortak yapımı olarak çekilen kaliteli bir korku-gerilim filmi. Korku-gerilim deyince aklınıza klişe senaryolarla dolu çer çöpler gelmesin. 110 dakika boyunca gizemi çözmeye çalışacağınız, dram soslu bir gerilim filmi bu.

Marrowbone filminin konusu, yetimhaneye verilmek istemedikleri için annelerinin ölümünü herkesten gizleyen 4 kardeşin hayatına odaklanıyor. Babalarından kaçıp geldikleri bu kırsal bölgedeki malikanede huzurlu bir yaşam sürmek istiyorlar. Ancak evlerinde onlara zarar vermek isteyen şeytani bir varlık varken biraz zor. Başlarda izleyicinin kucağına dev bir düğüm bırakan film, ilerledikçe bu düğümleri tek tek çözüyor ve şaşırtan bir finalle kapanışı yapıyor. Filmde 1917 filminin yıldızı George MacKay ve Stranger Things’in yakışıklı oyuncusu Charlie Heaton’ın yanı sıra Mia Goth, Anya Taylor-Joy da yer alıyor.

Marrowbone filmi hakkında detaylı inceleme yazımız için tıklayın.

Perfetti Sconosciuti (Cebimdeki Yabancı, Perfect Stranger, 2016)

Tek mekanda geçen ve karakterleri tek tek irdeleyen filmleri seviyorsanız bu film tam size göre. “En İyi Film” kategorisinde David di Donatello ödülünü kazanan ve İtalya’da 16 milyon Euro’dan fazla hasılat elde eden 2016 yapımı film.

Perfetti Sconosciuti (Cebimdeki Yabancı) filmi, 7 yakın arkadaşın bir akşam yemeği için bir araya gelmesi ile başlıyor. Filmin konusu ilişkileri, evlilikleri hatta arkadaşlıkları bile sorgulatacak cinsten. Bir yandan yemek yerken bir yandan da sohbet eden arkadaş grubu, bir süre sonra cep telefonlarını masaya koyup, gelen tüm mesajları, aramaları ve mailleri masadaki herkesle paylaşma kararı alıyor. İçten içe bu durumdan hiç hoşlanmasalar da “dürüst” olduklarını kanıtlama çabasına girdikleri için oyuna dahil oluyorlar. Keyifli başlanan gece, ilerleyen saatlerde sırların açığa çıkması ile gergin ve heyecanlı bir hal alıyor.

Bu filmin pek çok ülkede remake’i çekildi; biz İtalyan versiyonunu izledik ve sizin de bu versiyonu izlemenizi öneriyoruz. 2018 yılında Serra Yılmaz’ın yönettiği Cebimdeki Yabancı filmi, bu filmin Türkiye versiyonu olarak çekildi.

Perfect Blue (1998)

Anime sevenler burada mı? Hatta sevmeyenler de gelsin. Çünkü sizi Japon sinemasına götürüp çok özgün bir filmle tanıştırmak istiyoruz. Her sinemaseverin mutlaka izlemesi gereken bir yapım olduğunu düşünüyoruz. David Lynch, Alfred Hitchcook sevenlere ise özellikle öneririz. Etkisinden uzun süre çıkamayacağınız psikolojik gerilim yüklü bir film.

Perfect Blue konusu, ünlü bir şarkıcı olan Mima Kirigoe’nin şarkıcılık kariyerini bırakıp oyuncu olmaya karar vermesiyle başlıyor. Mima’nın böyle bir karar alması, oynadığı filmdeki rolü ve dergilere çıplak pozlar vermesi fanatik hayranlarını çok üzüyor. Bir hayranı tarafından taciz edilmeye başlıyor ve hayatı büyük bir karmaşaya doğru sürükleniyor.

Anime türündeki en başarılı gerilim filmlerinden biri olan Perfect Blue, Natalie Portman’ın başrolde olduğu Black Swan’a da ilham kaynağı olmuş. Black Swan filminde animeden birebir alınan sahneler için milyon dolarlar ödenmiş.

Bizi Takip Edin:

Twitter
Instagram
Letterboxd
Youtube

Dark, Netflix, TENET ve daha birçok konudan bahsettiğimiz podcast’lerimizi dinleyebilirsiniz:

Soundcloud: soundcloud.com/kulturflix
Spotify: https://spoti.fi/2ZSJhFy
iTunes: https://apple.co/2AnbCJh
Spreaker: https://bit.ly/3cj1HBR

Yorum yap

Your email address will not be published. Required fields are marked *

error

Bizi Sosyal Medya'da Takip Etmeyi Unutmayın!